Doğada yetişen zeytin ağaçları Türkçe’de ‘’delice’’, Latince’de ‘’olea sylvestris’’ olarak adlandırılır. Bu cins zeytinler, günlük hayatımızda yediğimiz ya da sıktığımız çeşitler değildir. Çiğ olarak yenildiğinde zehirlidirler. Yapılan araştırmalar, bu yabani cinsin yaklaşık 8 ila 6 bin yıl önce Doğu Akdeniz'de (halk masallarında Girit olduğuna inanılır) evcilleştirildiğini göstermektedir. O zamandan beri kullandığımız tüm ekili zeytinler evcilleştirilmiş ağaçlardır ve dünyanın her yerine dikilmiştir. Bugün hasat ettiğimiz zeytinler bu ağacın torunlarıdır. Zeytinyağı ticareti son birkaç bin yıldır yapılmaktadır. Gene son birkaç bin yıldan beri hem mutfakta hem de dini ve tıbbi amaçlarla kullanılmaktadır.
Dünya nüfusunun artışı zeytin ağacı sayısının artışına kıyasla orantısız bir şekilde artmıştır, bu sebeple daha fazla dikebilmek, kolay fidanlar üretebilmek ve üretimi artırabilmek için ağaçlar buna göre seçilmişlerdir. Bazı cinsler insanlık tarihi boyunca tüketicilerin damak tadına uygun olarak evcilleştirilmiş ve sanayi devrimi ile ne yazık ki birçok cins de kaybolmuştur.
Türkiye'de 120'den fazla çeşidimiz mevcuttur ve bunlardan sadece birkaç tanesi çeşitli iklim ve tarihsel faktörlerden dolayı zaman içinde üretimde baskın duruma geçmişlerdir. Daha da üzücü olan, Türk üreticilerin ödüllü zeytinyağı üretmek için Arbequina gibi yabancı tohumları ithal etmeye başlamasıdır, çünkü Arbequina zeytini uluslararası hakemler arasında bilinen bir cinstir ve ne yazık ki Mezopotamya/Akdeniz zeytinleri hala pek de bilinmeyen çeşitlerdir.
Comments